
Gözlem Altına Alınma Ceza Muhakemesi Kanunu’nda 74. Maddede kendine yer bulmuş bir düzenlemedir. Yargılamanın ya da soruşturmanın konusunu oluşturan fiili işlediğine dair kuvvetli şüphe bulunan kimsenin; akıl sağlığında bir bozukluğun mevcut olup olmadığını, bozukluk mevcut ise hangi dönemde başladığını ve ne kadar süreyle devam ettiğini öğrenmek için başvurulan bir yoldur. Ekseriyetle alanında bilgili doktorların tavsiyesi neticesinde uygulama alanı bulur.
Kişi özgürlüğünü doğrudan kısıtlayan hallerden olan Gözlem Altına Alma, ancak kanunda aranan şartların mevcut olduğu hallerde uygulama alanı bulur. Gözlem altına alınan kimsenin zorunlu olarak bir Samsun Ceza Avukatı tutması gerekir. Avukat tutabilecek durumu yoksa kendisine Samsun Barosu tarafından bir avukat yönlendirilir.
Gözlem Altına Almaya Kim Karar Verir?
Gözlem altına alınma kararı ancak alanında tecrübeli ve uzman bir doktorun tavsiyesi üzerine verilecektir. Karar verilmeden önce hem Cumhuriyet Savcısı hem de aleyhinde tedbir kararı verilecek olan sanığın Avukatı dinlenir. Tüm değerlendirmeler ışığında Sulh Ceza Hakimi ya da kovuşturma aşamasına geçilmiş ise davaya bakan ilk derece mahkemesi tarafından şüpheli ya da sanığın gözlem altına alınıp alınmayacağına dair bir karar verilir.
Önemle belirtmek gerekir ki Ceza Muhakemesi Kanunun 74/2 hükmü uyarınca Gözlem Altına Alınma kararı verilirken sanık mutlaka bir avukat ile temsil edilmelidir. Eğer müdafi tutabilecek ekonomik ve sosyal durumu yoksa Hakimliğin durumu Baroya bildirmesi ve sanığa bir avukat tahsis edilmesi zorunludur.
Gözlem Altına Alma Süresi
Gözlem altına alma süresi en fazla üç hafta olabilir. Ancak kişi hakkında alınan tedbirin yeterli olmadığı düşünülürse bu sürenin uzatılması da mümkündür. Tedbirin yeterli olmadığına ve gözlem altına alınma süresinin uzatılması gerektiğine dair talep ancak sağlı kurumu tarafından yapılabilir. Cumhuriyet Savcısı ya da kolluğun bu süreçte herhangi bir talep ve karar hakkı bulunmamaktadır.
Gözlem altına alma süresinin uzatılması için sağlık kurumu tarafından yapılan talep soruşturma evresinde Sulh Ceza Hakimi, kovuşturma evresinde ise yargılamaya bakan Mahkeme hakimince değerlendirilir. Sağlık kurumunun talebi yerinde görülecek olursa süre yine en fazla 3 hafta daha uzatılabilir. Talep ve değerlendirme ile eklenen ilave sürelerin toplamı ise 12 haftayı geçemeyecektir.
Hemşire olan mağdurun kolluktaki beyanında; sanığın psikolojik rahatsızlığı bulunduğunu, ancak tedaviyi kabul etmediğini bildirmesi karşısında, sanığın suç tarihi itibariyle TCK’nin 32. maddesi gereğince, akıl hastalığının bulunup bulunmadığı ve akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığına ilişkin CMK’nin 74. maddesinde yer alan Gözlem Altına Alma gereğince usulü işlemler yerine getirilerek Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi ya da Adli Tıp Kurumundan sağlık kurulu raporu alındıktan sonra, sonucuna göre; sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi…
3. CD 2017/11675 E. 2018/6261 K.
Gözlem Altına Almaya İtiraz ve İtiraz Dilekçesi
Gözlem altına alma bir Sulh Ceza Hakimliği kararı olduğu için bu karara karşı ancak İtiraz kanun yoluna başvurulabilir. İtiraz dilekçesinde yer alacak hususlar kararın verilirken şekil şartlarına uyulmadığı, böyle bir karara gerek olmadığı ya da ek süre verilmesine yer olmadığı, verilen tedbirin Orantılılık ilkesine aykırı olduğu, tedbirin uygulanmasının zorunluluk arz etmediği gibi nedenler gösterilebilir. İtiraza konu olan kararın uygulaması değerlendirme yapılana kadar duracaktır. Bu nedenle itirazın bir avukat yardımı ile yapılması şüpheli ya da sanık menfaatine olacaktır. Gözlem altına alınmaya itiraz dilekçesi soruşturma aşamasında Sulh Ceza Hakimliğine verilir. Kovuşturma aşamasında ise kararı veren makamın bir üst mahkemesine verilir. Sonuç kısmında tedbirin kaldırılması talep edilir.