Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası

18.01.2021
4.382
Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası

Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca Samsun’da ve ilçelerinde orman sınırları dışarısına çıkarılan taşınmazların zilyetlerine değil de yanlış kişiye satışının yapılması durumunda açılan davadır. Gerçekten de orman sınırları dışarısına çıkarılarak tarım kullanımına açılan bu araziler; daha önce bu araziyi işleten kimselerce yani zilyetlerince Maliye Hazinesinden satın alınabilmektedir. Ancak işleticiler kimi zaman hatalı olarak tespit edilebilmektedir.

Yasa uyarınca 2/B niteliğinde kabul edilen bir taşınmazı ancak zilyedi satın alabilir. Bu zilyedin yanlış tespit edilebilmesi yasaya da açıkça aykırılık teşkil edecektir. Hal böyle iken bu aykırılığın dava kanalı ile giderilebilmesi mümkündür. Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası olarak bilinen davayı açarken bir Samsun Gayrimenkul Hukuku Avukatı ile görüşülmesi faydalıdır.

Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası Zamanaşımı Süresi

Hukukumuzda dava açma hakları belirli sürelere bağlanmıştır. Bu sürelere zamanaşımı süresi adı verilir. Samsun, Çarşamba, Terme, Bafra gibi ilçelerde zilyedi bulunduğu tarım arazisinin Maliye Hazinesi tarafından yanlış bir kimseye devredilmesi halinde, asıl zilyet 30 günlük itiraz süresi içerisinde ya da 10 yıllık dava açma süresi içerisinde yasal yollara başvurmalıdır. Bu tür araziler genellikle köy gibi insan yaşamından uzak yerlerde bulunduğu için askı süresi içerisinde itiraz edilebilmesi mümkün olmamaktadır. Bu nedenle tapudaki devir tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde kadastro itiraz davası açılmalıdır. Bu hususta en önemli nokta ise davanın kazanılabilmesi için tapuda malikin Maliye Hazinesi olarak görünmesi gerekir. Yani hatalı zilyet tarafından taksitlerin ödenmesi devam ediyor olmasıdır. Aksi halde dava reddedilir.

2/B Kadastro İtiraz Davası Dava Dilekçesi

6831 sayılı Yasanın 2/B hükmü uyarınca orman niteliğinden çıkarılan tarım arazisi olarak kullanılabilecek yapılar hakkındaki tespit kadastro komisyonlarınca yapılır. Bu komisyonlar; arazinin kimin kullanımında olduğunu tespit eder ve bu kimseleri tapu kütüğünün beyanlar hanesine kaydederek tapuyu da Maliye Hazinesi adına işler. Bu işlemlerin hatalı olması durumunda Samsun Kadastro Mahkemeleri, Bafra Asliye Hukuk Mahkemesi, Çarşamba Asliye Hukuk Mahkemesi, Terme Asliye Hukuk Mahkemesi, Havza Asliye Hukuk Mahkemesi, Vezirköprü Asliye Hukuk Mahkemesi, Kavak Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılabilir. Davalı olarak Maliye Hazinesi gösterilmelidir. Tanık beyanları ve sair deliller ile ilgili taşınmazın zilyedinin davacı olduğu ispat edilir. Hatalı kadastro tespiti iptal davası açılırken bir avukat ile görüşülmesi davacı lehine olacaktır.

Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin kadastrosu ve tescili usulü 3402 sayılı Kadastro Kanunu’na eklenen EK-4 başlıklı maddede belirlenmiştir. Bu maddeye aykırı işlem tesis edilmesi durumunda da dava açılabilmesi pek tabi mümkün olacaktır.

Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası Yargıtay Kararları


Dava Kime Karşı Açılmalıdır

Dava, 3402 sayılı yasaya 5831 sayılı Yasa’nın 8. maddesi ile eklenen ek 4.maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir. Kural olarak kadastro davaları, lehine tespit ya da Kadastro Komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişiye karşı açılır. Dava 3402 sayılı Yasa’nın ek 4.maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde bulunduğundan husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde ismi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda dava sadece beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilen C. S. aleyhine açılmıştır. O halde mahkemece davacıya davasını Hazine’ye de yaygınlaştırma olanağı tanınmalı, yasal hasım durumunda bulunan Hazine davaya dahil edilerek dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmeli, taraf teşkili sağlandığı takdirde davaya devamla tarafların bildirdikleri delillerin toplanarak uyuşmazlık esastan çözülmelidir. (16 HD, 2012-3191/5122)

Kullanım Kadastrosuna İtiraz Davası Avukatlık Ücreti

Ancak; dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliği taşıdığı halde, yenileme kadastrosuna itiraz olarak değerlendirilmesi ve kadastro mahkemesince 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 31 /son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekâlet ücreti hesaplanmış olması doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. (20 HD, 2015-5728/4273)

2B Taşınmaz Satışı Yapıldıktan Sonra Kadastroya İtiraz Davası Açılması

6292 sayılı Yasa uyarınca dava tarihinden önceki bir tarihte, kullanım kadastrosu sırasında hak sahibi olduğu belirlenen gerçek kişilere satılarak kişiler adına tapuya tescil edildiğine, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte ve Hazineye yöneltilerek açılması gerektiğine taşınmazı satın alan kişi adına tapuya tescil edilip mülkiyet belirlendikten sonra, şahsi hak niteliğindeki şerhe yönelik açılacak davaların dinlenme olanağı bulunmadığından… (20 HD, 2017-6905/7560)

Ziyaretçi Yorumları (2)